top of page

Ben Kimim? Sen Kimsin? Biz Kimiz?

  • Psk. Vedat Demiral
  • 7 Ara 2015
  • 3 dakikada okunur

"Birçok insanla anlaşamıyorum" "O, sanki ruh ikizim"

Biri ile anlaşıp anlaşamayacağımıza kim karar veriyor?

Konunun bilimsel arka plan ve literatürünün karmaşıklığına çok değinmeden bir benzetme yoluyla size bu söylemlerin nasıl oluştuğunu açıklamak istiyorum.

Bir banka düşünelim. Bu bankanın içinde kocaman bir kasa.. İçerisinde milyonlarca bozuk para olduğunu düşünün. Tıpkı Hobbit filmindeki Bilbo Baggins'in ejderhayla karşılaştığı altın dolu kale gibi.. Bu bozuk paraların her biri, sizin doğumdan itibaren yaşadığınız deneyimler, çevreyi gözlemlemeniz, çocukluktaki duygu- davranışlarınız ve ebeveynlerinizin duygu-davranışlarının size aktarılması sonucu oluşmaktadır. Örneğin; annenizin size "Çöpü atar mısın?" dediğinde söylem biçimi, yüz ifadesi, ses tonu... her biri, bir bozuk parayı oluşturur. Öğretmenin sana "Aferin!" dediğinde hissettiğin duygu bir bozuk paradır. Elini sobaya değdirdiğinde canının yanması, bir daha değdirmemen gerektiğini anlaman birer bozuk parayı oluşturur. Oluşan tüm bu bozuk paralar yani deneyimler, gözlemler, duygular, düşünceler ile kişiliğimiz şekillenecektir. Buna göre insan davranışlarında etken ve edilgen olduğu alanlar farklılaşmaktadır (bu konu kendi başına bir alan oluşturduğundan detayına girmiyorum). Psikoloji biliminin bu "bozuk paraların" her birinin kişiliğe, davranışlara ve duygulara etkisini tek tek incelemesi mümkün olmadığından Şekil 1'de gördüğünüz gibi Ebeveyn, Yetişkin ve Çocuk olmak üzere 3 ana gruba ayırmıştır.

Ebeveyn bölümüne ailemiz ve/veya diğer otorite figürleri (öğretmen, bakıcı...) ile bağlantılı tüm bozuk paraları koyalım. Çünkü burası bize otorite figürler tarafından dayatılan "iyi-kötü" davranış ve düşünce örüntülerinin yeridir. Örneğin; annenin yemek yapışı, babanın traş oluşu, abinin seni dövenleri dövmesi, öğretmeninin sana "Beceriksiz misin!" diye bağırışı, babanın seni kucaklayıp sevmesi, sırdaşın olması...

Yetişkin bölümüne neden-sonuç ilişkisi doğrultusunda varılan sonuçlar olan tüm bozuk paraları koyalım. Çünkü burası insanın bilgisayar gibi çalışan mantıklı bölümüdür. Ebeveyn ve Çocuk ego durumlarının değerlendirilmesini yapar. Örneğin; baban gibi traş olduğunu sana farkettirir. Farkettikten sonra farklı bir biçimde traş oluyorsan artık Yetişkin ego durumuyla hareket ettiğini söyleyebiliriz.

Çocuk bölümüne "kendi elinle ürettiğin" paraların tamamını koyalım. Çünkü kimsenin etkisi ve dayatması altında kalmadan özgün tepki ve duygulanımların olduğu yerdir. Bu alan daha çol bebeklik ve çocukluk döneminde aktif olarak para doldurduğu için Çocuk ego durumu adını almıştır. Örneğin; çocukken oyuncağımo elinden aldıklarında hissettiğin duygu ve oluşan düşünceler bu bölüme kaydedilir. Gelecekte elinden almalarını istemediğin bir şeyi aldıklarında aynı duygu ve düşüncelerle tepki vermen olasıdır.

Artık konuya geliyorum.. Bu 3 ana bölüm her kişide aynı büyüklükte değildir (Şekil 2'de görüldüğü gibi). Kişiliğimizi oluşturan, bizi biz yapan bölümlerin içeriğinde yer alan bozuk paraların uyumuna göre bir kişiyle "anlaşma" veya "anlaşamama" durumunu yaşarsınız. Bunu asetat gibi zihninizde canlandırın. Doğru cevapları içeren asetat, cevap kağıdı üzerine konulduğunda şıklardaki yanlışları gösterir. Şekil 2'de gördüğünüz gibi bir kişi daima Yetişkin ego durumundan yani bir bilgisayar gibi mantıksal çıkarımlar yapıyorsa ve duygular hakim değilse, diğeri daima Ebeveyn ego durumundan koruyucu ve yargılayıcı müdahalelerde bulunuyorsa, bir diğeri daima Çocuk ego durumundan yoğun duygu ve davranışlarla ilişki kuruyorsa ortaya çarpık ilişki çıkacaktır ve ilişki kalitesinin düşük olması dolayısıyla anlaşmazlıklar olacaktır. Tıpkı asetattaki gibi; uyum veya uyumsuzlukların anlaşılması da şişkin ego durumlarının üst üste bindirilmesi ile anlaşılır.

Peki ne yapmalıyız?

3 ego durumunu Yetişkin'i kullanarak Çocuk ve Ebeveyn ego durumlarının olumlu özelliklerini alıp; Bütünleşmiş Yetişkin (Şekil 3) yapısını oluşturmalıyız. Bu durumda kişi fenomenolojik yapısına göre belirli durumlar karşısında "özgün" davranış ve duygulanıma sahip olacaktır. Ego durumlarının yanındaki iki çizgi belirli durumlara belirli ego durumundan tepki vermeyi simgelemektedir. Bir bütün halinde, uyum içinde çalışan 3 kanal... Örneğin; "Beceriksiz misin!" sözüyle tekrar karşılaştığında çocukluğunda hissetmiş olabileceği "küçük düşme, çaresizlik, öfke" öfke gibi duyguları yaşamaktansa Yetişkin süzgecini kullanarak benliğinin farkına varır ve buna göre özgün bir tepki geliştirir. Bu tepki çocukluk yaşamındaki duygu-tepki değil, şimdiki zamanda sentezlenmiş bir duygu veya tepki olur. Bu davranış biçimlerini tanımlamayı öğrendiğimiz zaman karşımızdaki insanın davranışlarının hangi ego durumundan çıktığının farkına varırız. İki insanın da aynı bilgilere sahip olması ile neden anlaşamadığımızı veya ruh ikizimiz olduğunu anlamlandırırız. Unutulmamalıdır ki bu iletişim ve farkındalığı öğrenmek tıpkı bir dili öğrenmeye benzer. Belirli bir eğitimden geçerek pratik ve deneyimleyerek öğrenilir.

Biri ile anlaşıp anlaşamayacağımıza kim karar veriyor?

Cevap; her iki kişi. Karşıdaki kişi ile iletişime girerken her insanda olduğu gibi belirli anlaşmazlıklar yaşayabilirsiniz. Sizin problem çözme beceriniz ve yukarıda bahsi geçen ego durumları uygun kullanma becerinizle iletişimi istediğiniz yöne götürebilirsiniz. Ancak kimi durumlarda karşıdakinin anlaşmazlığa olan direnci kuvvetliyse ve siz tarafsız bir tutum içinde bunları değerlendirebiliyorsanız iletişimi kesmek de bir tercih olarak kendini gösterir. Anlaşmak karşılıklı anlayış ve uyum içinde gerçekleşirken, anlaşmazlıkların sürdürülmesi tamamen sizin tercihiniz ve kontrolünüzde gelişir.


ree

ree

ree

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
Bipolar Bozuklukta İntihar

⭕Bipolar bozuklukta (halk arasında manik depresif diye bilinen) intiharı birden fazla neden tetikleyebilir. Çoğu intihar davranışları...

 
 
 
Bir Narsistin Derdi

Narsisizm, büyüklük, kibirlilik, benlik sevgisi, diğer kişilere yönelik düşük endişe, empati yoksunluğu ve kişilerarası ilişkilerde...

 
 
 
Panik Bozukluğun çeşitleri

Panik atağı üç türde olabilir: 1. Beklenmedik (spontan) 2. Duruma bağlı: atak hemen her zaman belli bir ortamda ortaya çıkmaktadır...

 
 
 

Yorumlar


bottom of page